18 Aralık 2022 Pazar

TARİHİ ÇEVREDE ÇAĞDAŞ YAPILAŞMA: CUMHURİYET DÖNEMİ ÖRNEKLERİ

TARİHİ ÇEVREDE ÇAĞDAŞ YAPILAŞMA: CUMHURİYET DÖNEMİ ÖRNEKLERİ

   İstanbul'un fetihten sonra kurulmuş ilk semti olma özelliği taşıyan Saraçhane semti, Fatih'te bulunmakta ve Zeyrek-Aksaray-Şehzadebaşı-Kıztaşı dörtgeni arasında bulunmaktadır. Çok katmanlı bir yapıya sahip olan bu alanın ilk katmanı Bizans Dönemi'dir. Bu katmana ait önemli yapılardan biri şu an Zeyrek Camii olan Pantokrator Kilisesi'dir. Bu döneme ilişkin bir diğer önemli yapı da Valens Su Kemeridir. Latin istilasında büyük oranda harap olmuş bu su kemeri İstanbul'un fethi sonrası tamir edilmiş ve tekrar kullanılmaya başlanmıştır. İkinci katman olan Osmanlı Dönemi'nde de bölgeye çeşitli yapılar inşa edilmiştir. Bu eserlere örnek olarak 1596 yılında yapılmış olan Caferağa Medresesi ve 1878 yılında yapılmış olan Şeb Sefa Hatun Külliyesi verilebilir. Ayrıca bu dönemde Pantokrator Manastırı Kilisesi  camiye dönüştürülmüştür.

ATATÜRK BULVARI'NIN AÇILMASI VE DEĞİŞEN KENT DOKUSU

      Halk arasında kırk metrelik yol olarak adlandırılan Atatürk Bulvarı'nın yapımına cumhuriyetin ilk yıllarında başlanmış olup günümüzde de İstanbul'un ana arterlerinden biri olma özelliğini taşımaktadır. Tarihi Yarımada ve Galata arasında bağlantı kuran ve zamanın ihtiyaçlarından olan bu bulvar Fatih ve Eminönü'nü ikiye ayırıp tarihi dokuyu zedelemiştir. Bunun yanı sıra bulvarın açılması, bu çevrede yapılacak olan çağdaş yapılar adına mimari proje yarışmalarının açılmasına önayak olmuş bu da üçüncü katman olan Cumhuriyet Dönemi yapılarını ortaya çıkarmıştır. Yazımızın ilerleyen kısımlarında bu dönemde yapılmış mimari eserleri inceleyip tarihi çevreyle olan bağlantısını irdeleyeceğiz.

İBB SARAÇHANE BELEDİYE SARAYI

   1953 yılında açılan bir mimari proje yarışması sonucunda inşa edilen İstanbul Belediye Sarayı Nevzat Erol'un tasarladığı bir Cumhuriyet Dönemi yapısıdır. İki ana kütleden oluşan yapı, hemen hemen aynı yıllarda yapılan İstanbul Hilton Oteli ile birlikte Türkiye'de uluslararası üslubun kullanıldığı ilk örneklerden biri olmuştur.

  Yapıyı tarihi çevreyle olan ilişkisi açısından incelediğimizde gözümüze ilk çarpan, çatı örtüsünde kullanılan detaylar oluyor. Bu detaylardan ilki dört katlı bloktaki haç tonoz biçimindeki çatı örtüsü, ikincisi ise on bir katlı bloktaki beşik tonoz biçimindeki çatı örtüsüdür. Mimar bunu yaparken tarihi çevrede yeni yapı yaklaşımlarından biri olan yorumlama yaklaşımını benimsemiş ve yapının karşısındaki Şehzade Camii'ne atıfta bulunmuştur. Camideki kubbe formunu stilize ederek, tasarladığı yapıda çatı örtüsü olarak kullanmıştır. Aynı zamanda yalın bir yapı tasarlayarak bu yapının, Şehzade Camii'nin ihtişamını gölgelemesini engellemiş ve tarihi esere saygı gösteren bir yaklaşımda bulunmuştur. 

İSTANBUL MANİFATURACILAR ÇARŞISI

  1957 yılında açılan şehircilik yarışmasının sonucunda Doğan Tekeli-Sami Sisa-Metin Hepgüler ortaklığınca tasarlanan projenin temeli 1960 yılında atılmıştır. Atatürk Bulvarı'nın hemen yanındaki dikdörtgen eğimli arazi için tasarlanan yapının yapılma amacı Kapalıçarşı'nın esnaflar açısından yetersiz kalması olmuştur. Altı bloktan oluşan yapı, avlulu ve geçirgen bir yapıya sahip olmasıyla beraber içinde modern sanat eserleri taşıması açısından açık hava müzesi niteliğindedir.

    İMÇ'nin tarihi dokuyla olan ilişkisine baktığımızda Süleymaniye Camii ve semtle olan ilişkisinin, yapının tasarım yaklaşımını belirlediğini görüyoruz. Yapının bulvara bakan cephesinde kullanılan küçük balkonların geleneksel Türk evlerinde bulunan cumbaların stilize edilmiş hali olduğunu anlıyoruz. Balkonlarda kullanılan güneş kırıcılardaki motiflerin de eski yapılarda kullanılan kepenklerin motiflerine benzemesinin yanı sıra tarihi dokuya saygı duyan bu yaklaşım kendini ölçekte de göstermektedir. Süleymaniye'yi gölgelememek adına belirlenen yatay ve yalın mimari yaklaşımıyla birlikte, arazi içindeki mezar ve türbeleri de koruyan tasarım tarihe olan saygısını bir kez daha yinelemiştir. Bulvarın hemen yanında olduğu için belirli bir büyüklükte olan kütle, ihtişamlı Süleymaniye ve küçük ölçekteki sivil mimari yapıları arasında geçiş ölçeği oluşturmuştur. Yapıda kullanılan brüt beton ve tasarımıyla replikadan uzaklaşan yapı, yorumlama yaklaşımıyla tarihi çevreye uyum sağlamıştır.

ZEYREK SSK TESİSLERİ

     Sedad Hakkı Eldem'in 1962 yılında SSK için tasarladığı kamu yapıları kompleksi, 1986 yılında Ağa Han Mimarlık Ödülü'ne layık görülmüştür. Yapı çok kütleli olarak tasarlanmıştır ve farklı büyüklükteki bu kütleler yokuş başına doğru küçülerek eğime entegre olmuştur. Bu durum yapıyı dinamik hale getirmiştir.

   Yapıyı tarihi çevre dokusunda incelediğimizde binanın dinamik yapısı ve farklı saçak kotlarıyla oluşturduğu hareket, yapının çevresindeki sivil mimari örnekleriyle uyum sağlamasını ve bağlamdan kopuk olmayan -yere ait- bir yapı olmasını sağlamıştır. Cephedeki dolu-boş oranı ve cephe düzeni, Zeyrek evlerinin stilize edilmiş cephe düzeni olup çağdaş yapıya uygun şekilde yorumlanan çıkma ve saçaklarla geleneksel Türk evlerine atıfta bulunmuştur.


                                                                           SONUÇ

      Atatürk Bulvarı'nın açılmasıyla başlayan tarihi çevrede yeni yapılaşma, bölgenin üçüncü katman yapılarını oluşturmuştur. Bu yapıların çağdaş yapım yöntemleri ve çağdaş malzemeler kullanılarak yapılmış olunmasına karşın tasarım yaklaşımı olarak tarihi çevreyle uyum sağlaması açısından yorumlama tekniği (stilizasyon) kullanılmıştır. 


Bana göre tarihi çevreyle uyum ve sosyal sürdürülebilirlik açısından en başarılı yapı Sedad Hakkı Eldem'in tasarladığı Zeyrek SSK Tesisleri'dir. Siz neler düşünüyorsunuz ?


Son olarak;

''sen uyu uyanmasın istanbul uyusun

karagümrük uyusun fatih uyusun

atatürk bulvarı'nda rüyalar büyüsün''

                                 atttila ilhan

                                                                                                                                                Irmak Sönmez



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İSTANBUL AREL ÜNİVERSİTESİ TEPEKENT KAMPÜSÜ AÇIK ALANLARINDA SÜRDÜRÜLEBİLİR ÇÖZÜMLER

  İSTANBUL AREL ÜNİVERSİTESİ  TEPEKENT KAMPÜSÜ AÇIK ALANLARINDA SÜRDÜRÜLEBİLİR ÇÖZÜMLER Özet Günümüzde etkilerini iyice göstermeye başlaya...